14 Aralık 2011 Çarşamba

Hatalıysak Yüz Yüze Görüşelim

Hata nedir?

        Ders almasını bilenler için muhteşem bir öğretmendir. Zor mu? Evet zor bir hatayı anlatmakta yapmakta yaşamakta çok zor bir durum!!
     
        Hadi ders kitaplarımızı hatırlayalım. O kitaplardaki en can alıcı ifade 1. Dünya savaşında Almanlar yenildiği için bizde yenik sayıldık ifadesi değilmiydi. Kabullenemiyoruz hata yaptığımızı ve yenilgiyi biz hazırlıyoruz. Biz herşeyden  önce algı ve gözlem konusunda bayağı hatta çok uzun bir mesafe almalıyız. Ben hata yapmam biz hata yapmayız benim tuttuğum takım hata yapmaz benim mehzebim, benim arkadaşım, benim devletim, benim bakanım, benim oy verdiğim parti ve tabi ki benim vekilim hata yapmaz dedikçe kendi gerileyişimize amansız bir ivme katıyoruz.  

                                                             
                                                                                                       
        Hiç düşündünüz mü? Kullandığımız yakıtın % 67 si vergi!  Biraz daha uğraşırsak % 100 vergi ile çalışan araçlar üreteceğiz nerdeyse. Yakıt tüketimi çok az olan bir araç aldınız diyelim. Daha evrakları imzaladığınız da belirli bir miktar vergi ödediniz. Yakıtın da % 67 si zaten vergi. Eeee bunun otoyol'u var,  vapur'u var köprüsü de var. Devlet bana dokunamaz birşey yapamaz diyen otoparkçısı da var.

       

                                                                     

      Farklı bir olaya farklı bir pencereden bakalım;
     
        Bir milltesiniz ve avrupa bu millet üzerinde araştırma yapıyor. Yörük Türkmen, Yörük Alevi, Çerkezler, Uygurlar, Kazaklar diye ayırıyor. İşin enteresan kısmı bu ayrımın adı bilimsel çalışma oluyor. Oysa ülkemizde böyle bir çalışmayı devlet bile yapmaya teşebbüs edemiyor. Avrupa kendisine tek bir kimlik kazandırma derdine düşmüşken bizim Avrupa'nın dayatması ile bu kadar kimliklere ayrılmamız size hiç tuhaf gelmiyor mu?

             Bu  arada yazının Anafikrinden ''HATALIYSAM ARAMIZDA KALSIN'' anlamı çıkmaz!